Sualtı arkeolojisi ve doğal güzellikler festivalde
GÖKHAN KARAKAŞ KEMER-ÖZEL

7.KEMER SUALTI GUNLERINE KATILAN 11 ULKEDEN 200 KISI LIKYA VE FENIKE GIBI UYGARLIKLARIN IZLERINI DOGAL GUZELLIKLERLE IZLEDI.
Akdeniz’in gözde tatil yörelerinden olan Kemer’in doğa güzelliklerini tarihsel dokuyla birleştiren bir festival düzenlendi. Bölgenin sualtında barındırdığı arkeolojik eserler ile deniz canlılarına dikkat çekmeyi amaçlayan sualtı görüntüleme festivalinde Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın kullanmadığı bir kurtarma gemiside balıklara yuva olması için batırıldı.
Arkeoloji ve sualtı güzelliği festivalde Likya ve Fenike gibi büyük deniz medeniyetlerine ev sahipliği yapan Kemer, arkeolojik önemini uluslararası bir yarışma ile dünyaya duyurdu. Kemer Tanıtma Vakfı ile Akdeniz Arkeolojik Sualtı Araştırmaları Merkezi’nin düzenlediği 7. Uluslararası Kemer Sualtı Günleri’ne 11 ülkeden yaklaşık 200 akademisyen, bilim insanı, doğa belgeselcisi, arkeolog ve üniversite öğrencileri katıldı. Kemer’in özellikle Likya Uygarlığı’ndan kalan arkeolojik eserlerine ve doğal güzelliklerine dikkat çekmeyi amaçlayan festival suyun altındakileri ortaya çıkardı. Kemer’de ki eski medeniyetlerin deniz altında kalan arkeolojik eserlerini kanıtlayan festival, dgörüntü arayanlara doğal güzellikleri de gösterdi. İran, Sırbistan, Almanya, Hollanda, ABD, Arnavutluk, Hırvatistan, Karadağ, İtalya, K.K.T.C ve Rusya’dan gelen bilim insanları ve dalgıçlar 3 gün boyunca su yüzeyine çıkartılamayacak güzellikleri görüntüledi. Tarihi M.Ö. 600 yılına kadar inen yörenin denizindeki anforaları, testileri, gemi iskeletleri gibi arkeolojik eserlerin görüntülerini alan yarışmacılar çeşitil deniz canlılarıyla da karşılaştı. Cumhuriyet döneminin ilk arkeologlarından Prof. Dr. Jale İnan, Türk arkeolojisinin temel taşlarından Ord.Prof. Dr. Ekrem Akurgal, deniz belgeselcisi Haluk Cecan ve sualtı gönüllüsü Nurdoğan Akkaya adına konulan ödüller için denize dalan yarışmacılar birbirinden ilginç görüntüler elde etti.
14 ülkenin katılımıyla kurulan Akdeniz Arkeolojik Sualtı Araştırmaları Merkezi’nin desteğiyle düzenlenen festivalde Doğu Akdeniz kıyılarının binlerce yıldır sayısız uygarlığı barındırdığı ve bu uygarlıkların siyasi ve ticari ilişkilerini deniz yoluyla kurdukları kanıtlandı. Suların derinliklerinde kalan geçmişe ait izleri doğal güzelliklerle birlikte keşfeden katılımcılar içinde en çok sualtı arkeologları mutlu oldu. Kısa metrajlı film gösterileri, sualtı görüntüleme yarışmalarının yanında Akdeniz ülkelerindeki sualtı arkeologları toplantısı da festival kapsamında gerçekleşti. Festivalin en renkli etkinliklerinden biri de gemi batırma töreni oldu. Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın bağışladığı bir güvenlik gemisi balıkların yuva yapması ve üremesi için batırıldı. Kemer’de kalan turustlerin tekne ve gemilerle geldikleri Üç adalar Bölgesi’ne getirilen gemi, dalgıçların ve sahil güvenlik yetkililerinin çalışması sonucu denizin derinliklerine uğurlandı. Jet Ski, sürat tekneleri, yatlar ve gezi teknelerinden oluşan yaklaşık 100 deniz aracından geminin batırılmasını izleyenler gerçek bir deniz festivaline katıldı. Festival yetkilisi Sualtı Arkeoloğu Hakan Öniz, “Dünyada doğal güzellikleri 2600 yıllık tarihle birleştiren er sayısı çok az. Kemer’in her yeri binlerce yıldır pek çok medeniyete ev sahipliği yaparken deniz ticareti ve uygarlıkların gelişimine olanak vermiş. sualtı canlılarının anfora ve testilerin arasında yüzdüğünü görmek İranlı arkeologları ya da Hollandalı dalgıçları çok heyecanlardırdı” dedi.
Festivalde Haluk cecan ödülünü Kemal Koç, Jale İnan Sualtı arkeoloji ödülün Deniz Tiryakioğlu, Nurdoğan Özkaya fotoğraf ödülün Nezih Ekmekçi kazandı. USA’dan Annalane Brogdon, İran’dan Seamek Deraleshan, BM Çevre Örgütü adına İtalya’dan Paolo Guglielmi, Rusya’dan Alexesey Kshnyakh ve Arnavutluk’tan Klejdi Cenmurati gibi bilim insanları arkeolojik eserler ile canlı yaşamının kendilerini etkilediğini vurguladı.